10 Nov
10Nov

Cinsel ilişki yoluyla bulaşan hastalıklardan biri olan frengi, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde, Frank'lardan (Avrupalı) geçtiği için frengi adıyla anılmaya başlamıştır. Bakteriyel bir enfeksiyon olan frengi tıbben "sifiliz" olarak adlandırılır. Genellikle genital bölgeler, makat, rektum ve ağızda yara olarak başlayan ve tedavi edilmezse uzun dönemde birçok rahatsızlığa neden olan bir hastalıktır.

Hastalığın etkeni nedir ?

Frengi hastalığının sebebi "Treponema pallidum" adı verilen bir bakteridir.

Hastalık nasıl bulaşmaz ?

Penis, vajina, makat, rektum, dudak ve ağızda bulunan frengi yaraları ile cinsel ilişki sırasında bulaşma olur. Bunun dışında, cinsel ilişki olmadan, deri veya mukozalardaki bir kesik veya tahrişin yara ile teması da hastalığın bulaşmasına sebep olabilir. Gebe kadında bulunan hastalık, anne karnındaki bebeğe de bulaşabilir.

Hastalık nasıl bulaşır ?

Aynı tuvaletin ve banyonun kullanılması, yeme içmede kullanılan kap kacak, giysiler, yüzme havuzları yoluyla hastalık bulaşmaz.

Hastalık kimlere bulaşır ?

  • Korunmasız cinsel ilişkide bulunanlar, 
  • Birden çok kişi ile cinsel ilişkide bulunanlar, 
  • Eşcinsel ilişkide bulunan erkekler, 
  • AİDS hastası olanlar, frengi enfeksiyonu açısından riski kişilerdir. 
  • Bu kişilere hastalığın bulaşma riski daha fazladır.

Hastalığın belirtileri nelerdir ?

Hastalığın çeşitli evreleri vardır ve belirtileri her evrede değişiklik gösterir. Enfeksiyon bulaşmış olsa da uzun bir süre belirtilerin görülmediği durumlar olabilir.

1. Evre:

  • "Primer sifiliz" adı verilen bu evrenin ilk belirtisi "şankır" adı verilen yaradır.
  • Şankır genellikle bakterinin vücuda ilk girdiği yerde görülür.
  • Bazı kişilerde tek bir yara olabileceği gibi, bazı kişilerde birden çok yara bulunabilir.
  • Şankır genellikle bakterinin bulaşmasından 3 hafta sonra ortaya çıkar.
  • Çoğu kişi yaranın varlığından habersizdir. Bunun sebebi, yaranın ağrısız olması ve gözden uzak bulunmasıdır. Yara, rektum veya vajina içinde bulunduğunda ve ağrısız da olduğunda genellikle farkedilmez.
  • Yara 3-6 hafta içinde sıklıkla kendiliğinden iyileşir. Bu dönemde iyileşme olsa da tedaviyi kesmemek gerekir.

2. Evre:

  • Sekonder sifiliz" adı verilen ikinci evrede en önemli bulgu gövdede başlayan kızarık döküntülerdir.
  • Kaşıntılı olmayan bu döküntüler zamanla tüm vücudu, hatta el ayalarını bile kaplayabilir.
  • Ayrıca ağız ve genital bölgede siğil benzeri yaralar da bulunabilir.
  • Bunların dışında bazı kişilerde kas ağrıları, ateş, boğazda ağrı ve yaralar ile lenf düğümlerinde şişlikler saptanabilir.
  • Bu bulgular zaman zaman iyileşip tekrar ortaya çıkabilir.

Gizli Evre:

  • Önceki evrede sifiliz tedavi edilmezse, "Latent sifiliz" adı verilen bu evreye geçiş olur. 
  • Hastalık durgun veya diğer bir deyişle "saklı" hale gelir.
  • Hiç bir belirti görülmeden yıllar boyu sürebilir veya 3. evreye ilerler.

3. Evre:

  • Tedavi edilmeyen frengi hastalarının %15-30'u bu evreye ulaşır.
  • Beyin, sinirler, gözler, kalp, kan damarları, karaciğer, kemik ve eklemler hastalıktan etkilenir.

Doğumsal sifiliz:

  • Anne karnında veya doğum esnasında sifiliz bulaşan bebeklerdeki belirtiler bazılarının el ayası ve ayak tabanlarında görülen kızarıklıklardır.
  • Sonraki yıllarda bu çocuklarda sağırlık, diş bozuklukları ve burunda çökme görülebilir.

Diğer içeriklerimizi de inceleyebilirsiniz:
EV TOZU AKARLARINDAN KORUNMA

Yorumlar
* Bu e-posta internet sitesinde yayınlanmayacaktır.
BU SİTE İLE KURULMUŞTUR